NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُسَدَّدٌ
حَدَّثَنَا يَحْيَى
عَنْ
عُبَيْدِ
اللَّهِ
قَالَ أَخْبَرَنِي
نَافِعٌ عَنْ
ابْنِ عُمَرَ
قَالَ كَانَ
عَاشُورَاءُ
يَوْمًا
نَصُومُهُ
فِي الْجَاهِلِيَّةِ
فَلَمَّا
نَزَلَ
رَمَضَانُ
قَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
هَذَا يَوْمٌ
مِنْ أَيَّامِ
اللَّهِ فَمَنْ
شَاءَ
صَامَهُ
وَمَنْ شَاءَ
تَرَكَهُ
İbn Ömer (r.a.)'den; demiştir
ki:
Aşure (günü), câhiliye
devrinde oruç tuttuğumuz bir gündü. Ramazan (orucu) farz kılınınca, Rasûlullah
(s.a.v.);
"Bu (gün) Allah'ın
günlerinden bir gündür. Dileyen o gün oruç tutar, dileyen tutmaz."
buyurdu.
İzah:
Buhari, savm; Müslim,
siyam
îbn Ömer'in,
"Câhiliyye devrinde oruç tutardık" sözü Sahih-i Müslim'de,
"Araplar câhiliye devrinde oruç tutardı" şeklindedir.
Nebi s.a.v.'in,
"Bu gün, Allah'ın günlerinden bir gündür" buyurması o güne değer
verdiğini gösterir. Aksi halde bu sözü söylemesine gerek olmazdı. Çünkü bütün
günler Allah'a aittir ve Müslümanlar bunu bilmektedirler.
Rasûlullah (s.a.v.)'in
"İsteyen oruç tutar, isteyen tutmaz" buyurması da o günün orucunun
farz olmadığına işaret içindir. O günün orucunun ehemmiyetinin olmadığına
delâlet etmez.